Lavantanın Kaygı Üzerindeki Etkisi

Geleneksel halk tıbbı, bazı bitkilerin kokusunun sinirleri sakinleştirdiğini savunur. Şimdi, yeni araştırmalar lavantada bulunan kokulu bir bileşiğin, burnu beyne iletmek için uyarılmasıyla endişeyi azaltabileceğini düşündürmektedir.

Japonya’daki Kagoshima Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, farelerde lavanta ve diğer kokulu bitkilerin uçucu yağlarında bulunan tatlı kokulu bir alkol olan linaloolün etkisini incelediler.

Linalool buharını solumanın, akciğerler aracılığıyla kan dolaşımına karışarak değil, koku yoluyla beyni etkilediğini göstermiştir. Diğer bir önemli bulgu, anksiyolitik veya anksiyete, ilaçların (benzodiazepinler gibi) aksine, linaloolun hareketi bozmadan işe yaradığıdır.

Araştırmacılar, çalışmalarının, benzodiazepinler ve diğer anti-anksiyete ilaçlarına “daha güvenli alternatifler” gerekliliğini gerekçe göstererek, linaloolün sakinleştirici özelliklerinin insanlarda nasıl kullanılacağına dair daha fazla araştırmanın yolunu açtığını ileri sürüyor. Öngördükleri bir uygulama, genel anestezi almadan önce insanların rahatlamak için ameliyat geçirmelerine yardımcı olmaktır.

Anksiyete ve Linalool

Anksiyete, kısa süreli bir endişeden veya bir sınav yapma gibi bir problem, karar ya da stresli durumdan korkma, kalıcı olmayan ya da kronik olmayan bir durumdan uzaklaşabilir.

Anksiyete kronik olduğunda, semptomlar günlük yaşamı, çalışmaları, ilişkileri ve okulu giderek daha da kötüleştirebilir ve bozabilir.

Topluca anksiyete bozuklukları olarak adlandırılan durumun çeşitli formları vardır. Bunlar panik atak bozukluğu, yaygın anksiyete bozukluğu ve fobiyle ilgili durumları içerir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından 2015 yılına ait tahminler, kaygı bozukluklarının küresel nüfusun yüzde 3,6’sını etkilediğini ve bu rakamın ülkeler arasında değiştiğini göstermektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde, yaygınlık yaklaşık yüzde 6,3’dür.

Son çalışma, linalool’ün sakinleştirici etkilerini araştıran ilk kişi değil, Kagoshima Üniversitesinde Tıp ve Diş Bilimleri Enstitüsü’nden yazar Prof. Dr. Hideki Kashiwadani’nin notlarıdır.

“Ancak,” Dr. Kashiwadani’nin bildirdiğine göre, “bu çalışmalarda linaloolün eylem alanları genellikle ele alınmamıştır.”

Beyne Koku Verme Yolu

Hakim olan varsayım, linaloolün teneffüs edilmesinin, akciğerlerden kan dolaşımına emilmesine yol açmasıydı. Kan dolaşımından, beyinde sinir hücrelerinde veya nöronlarda gamma-aminobutirik asit A ​​tipi (GABAA) reseptörleri olarak adlandırılan sinyal duyarlı proteinlere ulaşabilir. Benzodiazepinler de bu reseptörleri hedefler.

Dr. Kashiwadani ve meslektaşları, normal farelerde linalool buharına maruz kalmanın etkisini test etmek için, örneğin bir “ışık / karanlık kutu” ve “yükseltilmiş bir artı labirent” içeren çeşitli deneyler kullandılar.

Bileşik, “motor bozulma olmaksızın bir anksiyolitik etki” uyguladıklarını gördüler. Bu, benzodiazepinler ve tüketilen alkole benzer bir şekilde hareketi bozan enjekte edilen linaloolün tersidir.

Bileşene koku duymayan farelerin ortaya çıkması aynı etkiyi yaratmadı, böylece “koku girişinin” beyne giden yol olduğunu doğruladı. Ek olarak, bilim adamları normal fareleri ilaç flumazenili ile tedavi ettiklerinde linalool buharını almalarına izin vermeden önce, hayvanlar anksiyetede bir azalma göstermedi. Flumazenil, benzodiazepine yanıt veren GABAA reseptörlerini bloke eder.

Mevcut Anksiyolitiklere Alternatif

Kashiwadani, “Bir araya geldiğinde,“ bu sonuçlar linaloolün doğrudan benzodiazepinler gibi GABAA reseptörleri üzerinde hareket etmediğini, ancak rahatlatıcı etkilerini ortaya çıkarmak için burnundaki koku veren nöronlar yoluyla aktive etmeleri gerektiğini belirtiyor.

Artık linaloolün güvenliğini ve etkinliğini test etmek ve bileşiğin hedeflediği beynin kesin bölgelerini bulmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu söylüyor.

Dr. Kashiwadani, “insanlar ameliyat olmak için potansiyel bir rahatlatıcı olmanın yanı sıra, bebekler veya yaşlılar gibi anksiyolitiklerin ağızdan veya fitil olarak uygulanması” ile mücadele edenler için bir alternatif sunabilir.

Dr. Kashiwadani ” Çalışmamız ayrıca linalool ile beslenen veya enjekte edilen farelerde görülen gevşemenin aslında soluk soluğunda yayılan bileşiğin kokusuna bağlı olabileceğini de ortaya koyuyor.” demiştir.

Kaynak: https://www.medicalnewstoday.com/articles/323422.php

 

 

 

Yorum yapın