At Kestanesi Yağının Faydaları

Latince ismi ile Aesculus Hippocastanum şeklinde bilinen at kestanesinden çıkarılan at kestanesi yağı, günümüzde farklı pek çok hastalıkta tamamen doğal ve etkili bir tedavi yöntemi olarak tercih edilmektedir. Türkiye’de olduğu kadar dünyanın pek çok ülkesinde de tercih edilen bu yağın kan damarlarını koruyucu özelliği ise belki de at kestanesi yağının faydaları arasında en önemlilerinden birisi olarak nitelendirilebilmektedir. Bunun yanı sıra at kestanesi yağının en değerli diğer faydalarına ise yazımızın devamında ulaşabilmek mümkündür.

At Kestanesi Yağının Faydaları Nelerdir?

  • Kan damarlarını korur ve kanın hücreler arasında geçişini kolaylaştırır.
  • Damar sertliği rahatsızlığında doğal bir tedavi yöntemi olarak tercih edilebilir.
  • Hemoroid ile mücadele eden kişilerde ilaç tedavisinin yanında destekleyici olarak kullanılabilir.
  • Güneş bakım ürünü olarak tercih edilebilir ve cildi güneşin zararlı etkilerinden koruması ile bilinir.
  • Traş losyonu yerine de geçebilir ve traş olduktan sonra tahriş olan cildin yenilenmesine olanak verir.
  • Duş esnasında doğal bir duş jeli olarak vücuda sürülebilir ve hoş kokusunun yanı sıra vücudu rahatlatıcı etki gösterir.
  • Kılcal damarların genişlemesine olanak verir ve bu sayede dolaşım sistemine doğrudan destek sağlar.
  • Balgam sökücü özelliği ile balgama neden olan hastalıklarda ek bir tedavi seçeneğidir.
  • Göğüs ağrılarını dindirir.
  • Romatizmal hastalıkların tedavisinde ilaç tedavisine yardımcı olarak vücuda sürülebilir.
  • Artrit gibi kemik rahatsızlıklarında kullanılabilir.
  • Bilek burkulması, kas gerilmesi, vücutta şişme ve morarma gibi sorunlarda at kestanesi yağının faydaları değerlendirilebilir.
  • Vücutta ödem oluşumunu engeller ve cildin altında var olan ödemi çözer.
  • Ağrıyan ve çabuk yorulan bacaklara iyi gelir.
  • Ayaklarda varis oluşumuna engel olur. Varis probleminden muzdarip olan hastalarda hızlı iyileşme sağlar.
  • Kuru ciltlerde iyi bir nemlendiricidir.
  • Uzun bir süre boyunca ayakta kalan kişilerde meydana gelen bacaklarda sıvı birikimi durumunda at kestanesi yağının kullanımı faydalı olmaktadır.
  • Damarların elastik ve kolajen yapısına destek olur.
  • Antioksidan özelliği sayesinde doğal bir yaşlanma karşıtı yağ olarak tercih edilebilir.
  • Selülitleri azaltır.
  • Yüzdeki kırışıklıkların azalmasına yardımcı olur.

At Kestanesi Yağı Nasıl Kullanılır?

At kestanesi yağının faydalarından bahsettikten sonra bu yağın farklı kullanım amaçlarına göre farklı şekillerde kullanılabileceğinden de söz edilebilir. İlk olarak varisli damar problemi ile mücadele eden kişilere bir çay kaşığı ölçüsünde at kestanesi yağını yine bir çay kaşığı ölçüsünde üzüm çekirdeği yağı ile karıştırmaları ve sonrasında her gece yatmadan önce varisli bölgelerine sürmeleri tavsiye edilmektedir. Yaklaşık 1 hafta boyunca yapılması önerilen bu uygulamanın gece boyunca sorunlu bölgelerde kalması kısa sürede at kestanesi yağının faydalarını göstermesine imkan verebilecektir.

Romatizma kaynaklı ağrılarda, burkulmalarda ya da artrit gibi sorunlarda yarım yemek kaşığı kadar zeytinyağının bir yemek kaşığı at kestanesi yağı ile karıştırılması yeterlidir. Hazırlanan karışımın günde 2 kere ağrılı bölgeye hafif bir masaj eşliğinde sürülmesi, ağrıyı alacağı gibi problemli bölgede hızlı bir iyileşme de sağlayabilecektir.

At kestanesi yağının faydalarını cildinde görmek isteyenlere ise daha parlak ve daha sağlıklı bir cilt için 50 miligram ölçüsünde E vitamini yağını 10 damla at kestanesi yağı ile karıştırmaları ve geceleri yatmadan önce ciltlerine sürmeleri önerilebilir. Hassas bir cildi olanların da söz konusu karışımı 10 damla yerine 5 damla ile hazırlamaları yeterli olabilecektir.

At Kestanesi Yağının Yan Etkisi Var mı?

At kestanesi yağının faydalarından sonra yan etkilerinden de söz etmek gerekir. İlk olarak hamilelerin ve emziren annelerin bebeklerine herhangi bir zarar gelmemesi adına at kestanesi yağını kullanmamaları önerilmektedir. Kronik rahatsızlıklar ile mücadele eden kişilerin de yine at kestanesi yağını kullanmaya başlamadan önce uzman bir doktor ile görüşmeleri tavsiye edilmektedir.

Yorum yapın